Editörden; Son yıllarda, her gün daha da artan bir ilgiyle takip ediyoruz dizileri... “Onun son bölümünü izledin mi?”, “O diziyi nasıl bitirirler!”, “Yeni sezonu haftaya başlıyormuş...” cümleleri sanırım artık en çok kurduğumuz cümleler arasında. Büyük oyuncular, yönetmenler, senaristler... filmlerden çok, dizilerle geliyor ekranımıza. Çoğu iyi dizi, bizi başka dizilere, başka araştırmalara yönlendiriyor. Peki, diziler üzerine neden okumalı, neden bir dizi kültürü dergisi yayımlamalı? Çünkü her dizi üzerine konuşacak çok şey var; senaryo, oyunculuklar, kostüm, dekor, çekim... Bu yüzden Episode’u, arşivlik bir dergi olarak hayal ettik en başından beri; bundan 5 yıl sonra da okunacak yazıların olduğu, edebiyatçıların, müzisyenlerin, senaristlerin, eleştirmenlerin... yazdığı, dizilerin hem teknik hem içerik olarak değerlendirildiği bir dergi. Dizi bombardımanına tutulduğumuz ve ilgi alanlarımızdaki pek çok diziyi bile kaçırdığımız bugünlerde, izlediklerimiz hakkında daha farklı okumalar yapmak, kaçırdığımız dizileri listemize almak için yayımlıyoruz Episode’u. Episode iki bölümden oluşuyor: Episode ve Episode Yerli. Yerli dizilere dair sorunlar ve eleştirilerimiz ortada. Dizilerin her bir bölümü 150 dakikayı aştı, “tutan işlerin” benzerleri yapılıyor sürekli, bizi ekrana kilitleyecek bir dizi bulamayacağımızdan çok eminiz... Aslında yerli diziler arasında da soluksuz izleyebileceğimiz işler var, Episode Yerli’nin hedeflerinden biri de bu dizileri öne çıkarmak. Ama bence daha önemli hedefi; yerli dizilerin altında imzası olanların yani senaristlerin, yönetmenlerin, oyuncuların... içinde bulundukları işlere ya da genel olarak sektöre dair değerlendirmelerini okumak. Her dergide yaşandığı gibi Episode’un da ilk sayısı, büyük bir heyecan, telaş ve emekle hazırlandı. Bu alanda uzun zamandır dijital yayın yapan, matbu bir dergi yaratma heyecanımıza ilk sayımızdan itibaren ortak olan, bizimle deneyimlerini paylaşmaktan çekinmeyen Elçin Yahşi ve Ekranella’ya; Ali Atalık, Eren Alphan ve Noluyo.tv’ye bu yazı vesilesiyle tekrar teşekkür ediyoruz. Ve her derginin ilk sayısında yaşanan zorlukları aşmamızı sağlayan bütün yazarlarımıza, fikir ve heyecanlarını bizimle paylaştıkları için çok teşekkürler... Farah Zeynep Abdullah’a ve Taylan Biraderlere içten ve sansürsüz sohbet edebilecek kadar güvendikleri ve ilk sayımızdaki heyecanımıza ortak oldukları için ayrıca teşekkürler... Episode, yerli ve yabancı içeriğiyle, arşivlik yazıları ve özel röportajlarıyla yanınızda. Ne diyelim... Sezon: 1, Bölüm: 1 ellerinizde... Bitmeyen dizilere, daha iyilerine!